Bir Dernek Websitesi Nasıl Google Dostu Olur? 2
Bu yazı, MICE Dergi Sayı 23’te yayınlanmıştır.
(Dernek Websitesine Nasıl SEO* Yapılır?)
Fuar üzerinden aylar geçmesine rağmen, halen dün gibi. MICE sektörü, bu büyüleyici bir haftayı, bir yıl boyunca konuşmaya devam ediyor.
Bu yazı aracılığıyla benimle tanışanlar için çok kısa bir bilgi vereyim. “Bizim websitesinin Google’da şu, şu aramalarda ilk sayfada çıkmasını istiyoruz. Ne yapmalıyız?” sorusunun cevabı hakkında temel ve pek de paylaşılmayan bilgileri fuardaki konuşmamda aktarmıştım. Geçen MICE Dergi’de de bu konuşmada söz ettiklerimi paylaşmıştım. Ancak sığmadı ve devamını ikinci yazıya sakladık. Bir sonraki yazımda SEO dışında konulara geçeceğim.
Terimler yerine, benzetmeler kullanmaya devam edeceğim. İlk yazıdaki benzetmeleri yine paylaşıyorum, yenileri de sonuna ekliyorum.
Google, websitenizi insanların gördüğü gibi görmez. Özellikle Flash içerikleri algılayamaz ve boş alan olarak geçer. Sayfanın tamamen Flash olması, beyaz ekran ile Google’ı karşı karşıya bıraktığınız anlamına gelir.
İpucu 9: Bir sebeple mutlaka Flash kullanmanız gerekiyorsa, sayfada mutlaka metin içeriklerine de yer verin.
Google bir odaya giriyor diyelim ve odada sürekli aynı kelimeleri tekrarlayarak konuşan insanlar var. O sayfada ne olduğunu tekrarlıyorlar. Siz olsanız ne düşünürsünüz?
İpucu 10: Hedeflediğiniz kelimeleri sürekli tekrarlamak, sitenizin o kelimelerde başarılı olmasını sağlamak bir yana, iyi niyet olmadığı tespit edilerek performans düşmesine bile neden olabilir.
Evinize geldiği andan itibaren koridorlarda ve odaların içinden açılan yeni koridorlarda (alt sayfalar) dolaşan Google, odalara girerken kapıda asılı isimliğe göz atar.
İpucu 11: URL’ler anlaşılır şekilde, sayfa hiyerarşilerine uygun isimlendirilmelidir. Kimseye bir anlam ifade etmeyen URL’ler, arama motorları için de anlamsızdır.
Google farklı odalara girip çıkmaya devam ederken, “sanki daha önce bu odaya girmiştim” diyor. Odadan çıktı, kapıdaki isimliğe baktı ve farklı olduğunu gördü. Ancak daha önce aynı içerikleri gördüğünden emin.
Sizin için bu odalardan hangisinin daha değerli olduğunu anlamaya çalışıyor ama bir fark bulamıyor.
İpucu 12: Birbiriyle aynı içeriğe sahip sayfalarınız varsa, bunlardan birini seçerek, diğerlerini bu sayfaya yönlendirip yönlendirmediğini websitenizi yapan kişilere sorun. Bu çalışma “301’lemek” olarak bahsedilen yöntemden farklıdır. Dikkatli olmanızda fayda var.
Başka bir odada, Google’ı başka bir durum karşılıyor. Bu odada gördükleri, başka bir evde de var. Peki bu tasarım fikri, bu eşyalar gerçekte kime ait?
İpucu 13: Diyelim ki kalp hastalıkları ile ilgili, yeni ve aydınlatıcı içerikleri rutin olarak paylaştığınız bir dernek websiteniz var. Ancak bu içerikleri, başka siteler sizden kopyalıyor ve belki de organik (ücretsiz) trafiği onlar kazanıyor.
Websitenizi yapan kişilerin, linkleme yapısını hırsızlıklara karşı koruyucu özellikte kurup kurmadığını öğrenin. Site içi linklemesi yapıldıysa, içerikleriniz çalınmaya karşı korumasız durumdadır.
İlk yazımdan küçük bir alıntı: “Ayrıca başka kişilerin evleri ile sizin eviniz arasında kapılarla geçişler mevcut.” Filmi bu noktaya sararak devam edelim.
Evinize başka bir evden gelindi. Google’ın evinize girebileceği diğer evlerin kapısı ne kadar fazlaysa, sizin o kadar sevilen biri olduğunuz algısı oluşur.
İpucu 14: Başka sitelerden aldığınız linkler, sitenizin performansını artırır.
Peki diyelim ki üroloji hakkında bir derneksiniz. Ama derneğinize açılan kapılar, sağlık ile ilgili bile değilse neler olur?
İpucu 15: Defalarca aldığınız mailleri hatırlayın. “Websitenizi 10 günde 1 numara yapma garantisi veriyoruz!”
Hemen sormanız gereken soru: “Bu iş 10 günde yapılabiliyorsa, herkesin 1 numara olduğu bir dünyada, kimler ikincidir?”
Sitemize nerelerden link verildiği, kaç link aldığınızdan daha önemlidir. Link tarlacılığı yapılıyorsa, çok uzak olmayan bir gelecekte başınız ağrıyacak demektir.
Sormanız gereken diğer soru: “Hangi sözcükleri hedeflememiz gerektiğini nereden bileceğiz?”
Bambaşka bir yazının konusu.